Danıştay 5. Daire 2016/30392 E. 2020/4525 K.

21-11-2021

Özeti: Emniyet amiri olarak görev yapan davacının, terfi döneminde bir üst rütbeye terfi ettirilmemesine ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maaşlarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir. Davacının, iligli yıl rütbe terfi sözlü sınavında başarısız sayılması işlemine karşı açtığı davada verilen YD savunma ve ara kararına kadar kabul kararı ile esasa ilişkin olarak verilen ve Danıştay Beşinci Dairesince gerekçeli olarak onanan iptal kararının, davacının sözlü sınavda başarılı olduğu yolunda bir sonuç doğurmadığı ve yapılacak yeni yönetmelikte belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde davacının yeniden sözlü sınava alınacağı dikkate alındığında, davacının bir üst rütbeye terfisi için Yüksek Değerlendirme Kurulu gündemine alınma şartları arasında yer alan sözlü sınavda başarılı olma şartını yerine getirip getirmediği henüz belli olmadığından, Yüksek Değerlendirme Kurulu gündemine alınarak bir üst rütbeye terfi ettirilmemesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir. Bu sebeple davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Emniyet amiri olarak görev yapan davacının, 2015 yılı terfi döneminde bir üst rütbeye terfi ettirilmemesine ilişkin … tarih ve … yılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maaşlarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; emniyet amirlerine ilişkin kıdem listesinde davacı ile rütbe terfi tarihi aynı ya da üst (daha sonra) olup davalı idarece terfisine karar verilen personel bulunmadığı, yine terfisine karar verilen personelin tamamının davacıdan kıdemce daha ön sıralarda olduğu ve en yakın terfisine karar verilen bahse konu personel ile arasındaki 113 kişinin ise terfi ettirilmediği, bunların 86'sının davacıdan kıdemli olduğu ve aralarında performans notu 5 ve başarı belgesi çok sayıda olan personelin bulunduğu, yine kıdem listesinde davacıdan sonra yer alıp da terfisine karar verilen personel bulunmadığı, diğer bir ifade ile liyakaten terfisine karar verilen personelin 304 (+2 kişinin de idari soruşturmasına ve performans puanına göre) kişiden ibaret olduğu, söz konusu kıdem listesinde davacıdan çok daha ön sıralarda ve performans puanı daha yüksek ve başarı belgesi sayısı fazla olan personelin de terfi ettirilmediği dikkate alındığında, davalı idarece bir üst rütbe olan 4. sınıf emniyet müdürlüğü rütbesine terfi değerlendirmesine alınan 790 emniyet amiri rütbeli personelden kıdemce ve liyakaten önce gelen 306 personelin terfisine karar verilmesi üzerine münhal kadronun kalmaması nedeniyle terfi ettirilmeyen 484 personelden birisi olarak davacının da terfi ettirilmemesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı ve davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi talebinin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; hukuksuzluğun tespiti için talep ettiği belgelerin idarece gönderilmediği, İdare Mahkemesinin eksik belgeleri tamamlamayarak usul hatası yaptığı, idarece mevzuatta olmayan prensip olarak terfi ettirilmeme kararı alınmasının hukuka aykırı olduğu, idarenin herhangi bir liyakat değerlendirmesi yapmadığını ısrarla belirttiği, bu nedenle Mahkemenin liyakat değerlendirmesinin yanlış olduğu ve liyakatsiz olduğu değerlendirmesinin gerçeği yansıtmadığı, isabetsiz olduğu, liyakat koşullarını sağlamadığı iddiası hakkında somut bilgi ve belgelerin idarece sunulmadığı, idarenin kadro sayısını gizlediği, Mahkemece en kötü ihtimalle kadrosuzluk nedeniyle terfi etmez kararı verilmesi gerektiği, Mahkemenin kendi emsal kararı ile uyumsuz olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından; dava konusu işlemde ilgili mevzuata aykırı bir husus bulunmadığı, temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususların 2577 sayılı Kanun'da sayılan temyiz sebeplerinden hiçbirisine uymadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca davacının adli yardım istemi adli yardım talebinde bulunduğu 07/02/2017 tarihinden sonraki yargılama giderleri yönünden kabul edilerek Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

Emniyet amiri olarak görev yapan davacı, bir üst rütbeye terfisi için yapılan 2015 yılı rütbe terfi sözlü sınavında (40) puan verilmek suretiyle başarısız sayılmış ve bu işlemin iptali istemiyle açmış olduğu davada … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:… sayılı, "davalı idarenin savunması ve ara karar cevabı alınıp ya da savunma ve ara kararına cevap verme süresi geçip yeni bir karar verilinceye kadar işlemin yürütmesinin durdurulmasına" dair karar üzerine "yöneticilik ile ilgili hizmet içi eğitim kurs sonu sınavına" katılmıştır.

Davacı, söz konusu sınavda başarılı olması üzerine, Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu gündemine alınmış ve anılan Kurulun … tarih ve … sayılı kararı ile bir üst rütbeye terfi ettirilmemesine karar verilmiştir.

Bunun üzerine, anılan işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maaşlarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

Bu arada, davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açmış olduğu davada … İdare Mahkemesince verilen "davalı idarenin savunması ve ara karara cevabı alınıp ya da savunma ve ara kararına cevap verme süresi geçip yeni bir karar verilinceye kadar dava konusu işlemin yürütülmesinin durdurulmasına" dair karar sonrasında, davanın esası hakkında anılan Mahkemenin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile; yerleşik hale gelen yargı kararları da dikkate alınarak, dava konusu işlemin tüm unsurları itibarıyla yargısal denetiminin yapılabilmesi ve hukuk devleti ilkesinin temini açısından; adaylara sorulacak soruların ve cevap anahtarlarının önceden belirlenmesi, sözlü sınav komisyon üyelerinin her biri tarafından her adaya ilişkin olarak değerlendirme yapılarak tutanağa bağlanmış soruların ve yanıtlarının neler olduğunun tespit edilmesi, bu yanıtlara komisyon üyelerince takdir edilen notun gerekçeleriyle ortaya konması gerekirken, bu hususlara uyulmadan yapılan sözlü sınavda davacının başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir. Anılan kararın davalı idare tarafından temyizi üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 12/01/2017 tarih ve E:2016/25707, K:2017/902 sayılı kararı ile; dava konusu işlemin dayanağı olan Yönetmelik hükümlerinin Danıştay Onaltıncı Dairesinin 25/01/2016 tarih ve E:2015/21285 sayılı kararı ile hukuka aykırılığı tespit edilerek yürütmesinin durdurulması neticesinde, söz konusu hukuka aykırı düzenlemelere dayanılarak tesis edilen davacının rütbe terfi sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin hukuksal temeli ortadan kalkmış bulunduğundan, anılan işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hüküm fıkrası itibarıyla hukuka aykırılık bulunmadığı; öte yandan, bu iptal kararının, davacının sözlü sınavda başarılı olduğu yolunda bir sonuç doğurmayacağı, dava konusu başarısız sayılma işleminin dayanağı olan ve hukuka aykırılığı tespit edilen Yönetmelik hükümleri hakkında yapılacak yeni düzenlemelerle belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yeniden yapılacak sözlü sınav sonucunda ortaya çıkacak olan değerlendirme ve puana göre işlem tesis edilmesine yönelik olduğu yolundaki gerekçeyle onanmasına karar verilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:

3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun "Terfi ve Atama" başlıklı 55. maddesinin 4. fıkrasında, "Rütbelere terfi ettirilecek personelin kurullarda görüşülmesi kıdem sırasına göre, rütbelere terfiler ise bu maddede öngörülen sınav ve eğitim şartı saklı kalmak üzere liyakate göre yapılır." hükmüne; aynı maddenin 8. fıkrasında, "Emniyet Amirleri ile Dördüncü ve Üçüncü Sınıf Emniyet Müdürlerinin liyakat koşullarını belirlemek ve terfilerini önermek üzere Genel Müdürlük Yüksek Değerlendirme Kurulu oluşturulur. Bu Kurul, Emniyet Genel Müdürünün başkanlığında, Genel Müdür Yardımcıları, Teftiş Kurulu Başkanı, Polis Akademisi Başkanı, Özel Güvenlik Denetleme Başkanı, Birinci Hukuk Müşaviri, Personel Dairesi Başkanı ile Polis Başmüfettişleri arasından seçilecek bir Polis Başmüfettişi ve İl Emniyet Müdürleri arasından seçilecek iki İl Emniyet Müdüründen teşekkül eder. Bu Kurulda görev yapacak Polis Başmüfettişi ile İl Emniyet Müdürlerinin seçimine ilişkin esaslar yönetmelikle düzenlenir." hükmüne; 11. fıkrasında, "Kurullarda personelin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için;

a) Bulunulan rütbelerdeki en az bekleme sürelerinin tamamlanması,

b) Bekleme süresi içindeki yıl sayısı kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanının alınması,

c) Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı olunması,

d) Polis Akademisi Başkanlığınca düzenlenecek yöneticilikle ilgili hizmet içi eğitimde başarılı olunması,

şarttır." hükmüne; 18. fıkrasında ise, "Rütbe terfileri ve sınavlar ile meslek içi yöneticilik eğitim kursları, eğitim tarih ve süreleri ile değerlendirme kurullarının çalışmalarına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir" hükmüne yer verilmiştir.

3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'na dayanılarak hazırlanan ve 10/05/2015 tarih ve 29351 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik'in 8. maddesinde, "Polis amirlerinden üst rütbelere terfi ettirilecek olanların kurullarda görüşülebilmesi kıdem sırasına göre, rütbelere terfiler ise 12. maddede belirtilen şartları taşımak kaydıyla liyakate göre yapılır." hükmü; 12. maddesinin 1. fıkrasında, "Polis amirlerinin üst rütbeye terfiinin Merkez veya Yüksek Değerlendirme Kurulunda görüşülebilmesi için;

a) Bulunulan rütbe için öngörülen bekleme süresinin tamamlanmış olması,

b) Bulunulan rütbede, kurul gündemine alındığı tarih itibarıyla son performans puanı da dahil olmak üzere, zorunlu en az bekleme süresi kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanı alınmış olması,

c) Bu Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı sayılması,

ç) Polis Akademisi Başkanlığınca düzenlenecek yöneticilikle ilgili hizmetiçi eğitimde başarılı olunması şarttır." hükmü yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Yukarıda yer verilen Yasa ve Yönetmelik hükümleri gereğince; bir polis amirinin üst rütbeye terfi durumunun Yüksek Değerlendirme Kurulunda görüşülebilmesi için, önce bulunduğu rütbede belirlenen bekleme süresini tamamlamış olması, sonra bulunduğu rütbedeki bekleme süresi kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanı almış olması, ayrıca yapılacak yazılı ve sözlü sınav ile Polis Akademisi Başkanlığı tarafından düzenlenecek yöneticilikle ilgili hizmet içi eğitiminde başarılı olması gerekmektedir. Bu doğrultuda, bir terfi döneminde belirtilen şartları yerine getirerek kurul gündemine alınan amirler, kıdemlerine göre sıralandıktan sonra, belirlenen sıralamaya göre her biri liyakat yönünden değerlendirilecek ve liyakat yönünden yeterli görülenlerin terfi ettirilmesine, yeterli görülmeyenlerin ise terfi ettirilmemesine karar verilecektir.

Kararımızın "Maddi Olay" kısmında belirtilen, davacının, 2015 yılı rütbe terfi sözlü sınavında başarısız sayılması işlemine karşı açtığı davada verilen "YD savunma ve ara kararına kadar kabul" kararı ile esasa ilişkin olarak verilen ve Danıştay Beşinci Dairesince gerekçeli olarak onanan iptal kararının, davacının "sözlü sınavda başarılı olduğu" yolunda bir sonuç doğurmadığı ve yapılacak yeni yönetmelikte belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde davacının yeniden sözlü sınava alınacağı dikkate alındığında, davacının bir üst rütbeye terfisi için Yüksek Değerlendirme Kurulu gündemine alınma şartları arasında yer alan "sözlü sınavda başarılı olma" şartını yerine getirip getirmediği henüz belli olmadığından, Yüksek Değerlendirme Kurulu gündemine alınarak bir üst rütbeye terfi ettirilmemesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.

Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Öte yandan, bu kararın, davacının doğrudan bir üst rütbeye terfi ettirilmesi yönünde bir sonuç doğurmayacağı, yapılacak yeni yönetmelikte belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yeniden yapılacak sözlü sınav sonucunda başarılı olması halinde, davacının bir üst rütbeye terfi durumunun Yüksek Değerlendirme Kurulunda görüşülmesi gerektiği de tabiidir.

Ayrıca, bozma kararı üzerine İdare Mahkemesince, davacının dava konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maaşlarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemi hakkında da yeniden hüküm kurulacağı açıktır.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne;

2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,

3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,

4. 2577 sayılı Kanun'un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Öne Çıkanlar