Danıştay 8. Dairesi 2020/7206 E. 2021/2549 K.

17-12-2021

Özeti: Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye kurulu Başkanlığı'nın İkinci Lise Diplomasına Denklik Belgesi Düzenlenmemesi konulu işleminin iptali istenilmektedir. Dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde, hem yurt içi hem de yurt dışında eğitim görmek isteyen öğrencilere iş takibi ve danışmanlık hizmeti veren ve bu öğrencilerin ikinci ortaöğretim mezuniyeti sonrası denklik ve okul kabulleri ile uğraşan davacının dava konusu edilen düzenleme nedeniyle menfaatinin ihlal edildiği gerekçesiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Danıştay ara kararı ile davacının dava konusu işlemin iptalini istemekte menfaati bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla, anılan düzenlemenin davacının menfaatini nasıl ve ne şekilde ihlal ettiğini ortaya koyan bilgi ve belgelerin istenildiği ancak davacı tarafından anılan ara karara cevap verilmediği görülmüştür. Bu durumda, davacı tarafından, dava konusu düzenlemenin iptalini istemek hususunda sahip olduğu menfaatin ortaya konulamadığı anlaşıldığından bu haliyle dava dilekçesinde İdari Yargılama Usulü Kanunu’na uyarlılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

DAVANIN KONUSU : Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye kurulu Başkanlığı'nın 29/09/2020 tarih ve 67951427-215.01 E.13664907 sayılı, ''İkinci Lise Diplomasına Denklik Belgesi Düzenlenmemesi'' konulu işleminin iptali istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanunun 3. maddesine uygun bulunmayan dava dilekçesinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü.

HUKUKİ SÜREÇ:

Dava; Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye kurulu Başkanlığı'nın 29/09/2020 tarih ve 67951427-215.01 E.13664907 sayılı, ''İkinci Lise Diplomasına Denklik Belgesi Düzenlenmemesi'' konulu işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:

USUL YÖNÜNDEN:

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 3. maddesinin birinci fıkrasında; idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı; ikinci fıkrasında, dilekçelerde davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin gösterileceği; üçüncü fıkrasında, dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örneklerinin dava dilekçesine ekleneceği, dilekçeler ile bunlara ekli evrakın örneklerinin karşı taraf sayısından bir fazla olacağı; 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (g) bendinde, dilekçeler üzerinde bu Kanun'un 3. maddesine uygun olup olmadığı yönünden inceleme yapılacağı; 15. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde, bu yönlerden Kanuna aykırılık görülür ise otuz gün içinde 3. maddeye uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere dilekçelerin reddine karar verileceği; 15. maddesinin beşinci fıkrasında, bu yönlerden dilekçenin reddedilmesi üzerine yeniden verilen dilekçelerde aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceği hükümlerine yer verilmiştir.

2577 sayılı Kanun'un 2. maddesinde yer alan ve iptal davasının subjektif ehliyet koşulu olan "menfaat ihlali", doktrin ve içtihatlarda dava konusu işlemle davacı arasında kurulan kişisel, meşru, güncel bir menfaat ilişkisi olarak tanımlanmaktadır. Menfaatin kişisel ve meşru olması için hukuki bir durumdan ortaya çıkması gerekir. Sözü edilen menfaat ilişkisinin varlığı ve sınırları her olayda yargı yerince uyuşmazlığın niteliğine göre belirlenmektedir.

Dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; hem yurt içi hem de yurt dışında eğitim görmek isteyen öğrencilere iş takibi ve danışmanlık hizmeti veren ve bu öğrencilerin ikinci ortaöğretim mezuniyeti sonrası denklik ve okul kabulleri ile uğraşan davacının dava konusu edilen düzenleme nedeniyle menfaatinin ihlal edildiği gerekçesiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Dairemizin 20/01/2021 tarihli ara kararı ile davacının dava konusu işlemin iptalini istemekte menfaati bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla, anılan düzenlemenin davacının menfaatini nasıl ve ne şekilde ihlal ettiğini ortaya koyan bilgi ve belgelerin istenildiği ancak davacı tarafından anılan ara karara cevap verilmediği görülmüştür.

Bu durumda; davacı tarafından, dava konusu düzenlemenin iptalini istemek hususunda sahip olduğu menfaatin ortaya ortaya konulamadığı anlaşıldığından bu haliyle dava dilekçesinde 2577 sayılı Kanunun 3. maddesine uyarlılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. 2577 sayılı Kanunun 3. maddesine uygun bulunmayan DAVA DİLEKÇESİNİN aynı Kanunun 15. maddesinin 1/d bendi uyarınca bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içerisinde usulüne uygun biçimde düzenlenecek dilekçe ile yeniden dava açılabilmek üzere REDDİNE,

2. Yeniden açılacak dava için ayrıca harç alınmayacağının ve aynı yanlışlıkların yapılması halinde davanın reddine karar verileceğinin davacı vekiline bildirilerek, dilekçenin bir örneğinin davacıya gönderilmesine,

3. Davanın yenilenmemesi durumunda kullanılmayan posta gideri ile … TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine, 28/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Öne Çıkanlar