Konya BAM 3. H.D. 2021/918 E. 2021/1088 K.

21-10-2021

Özeti: Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Karayolları Trafik Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar, yapıldıkları tarihten itibaren iki yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren iki yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen iki yıllık süre hak düşürücü süre olup, mahkemece re'sen dikkate alınmalıdır. Bu nedenle davacının ibranamenin dosyaya sunulmadığı itirazının reddi gerekmektedir. İlk Derece Mahkemesi tarafından müteveffaya ilişkin olduğu belirtilen ibranamelerin tespit edilerek ödeme yapılan davacı vekilinin ahzu kabza yetkisinin bulunduğu açıktır. Davada Karayolları Trafik Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca hak düşürücü sürelerin geçtiği anlaşılmakla itirazın reddi gerekmektedir.

Yukarıda bilgileri yazılı mahkemece verilen karara ilişkin istinaf talebi üzerine mahkemece dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiğinden yapılan ön inceleme ve incelemeyle heyete tevdi olunan dosyanın gereği görüşülüp aşağıdaki karar verilmiştir.

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :

Davacı vekili mahkemize sunduğu dava dilekçesinde özetle; .... 08.06.2013 tarihinde, tek taraflı kaza yaptığını, muris .... 08.06.2013 tarihinde ... plakalı aracı ile Kadınhanı ilçesinden Konya ili istikametine doğru seyir halinde iken 18. Km’ de tek taraflı kaza yaptığını, muris kullandığı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek gidişe göre yolun sağ tarafından banket dışındaki toprak zemine aracın ön kısmı ile çarparak taklalar attığını, geldiği istikamete göre ters dönerek durması sonucunda hayatını kaybettiğini, söz konusu kazada müvekkil kızı ...de kaybettiğini, müvekkil muris .... karısı olduğunu, müvekkil kendisine destek olan eşini kaybettiğini, müvekkil 29.06.1968 doğum tarihli .... muris ... karısı idi ve halen dul olduğunu, murisin ölümü ile birlikte müvekkil murisin desteğinden yoksun kaldığını, müvekkilin kaza yaptığı araca, kaza zamanında genel sigorta unvanına sahip davalı .... tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası yapıldığını, söz konusu sigorta poliçesinin numarası ....’tür. ... döner ustası olup, müvekkilin murisinin aylık geliri asgari ücretin üzerinde olduğunu, buna ilişkin olarak TÜİK kazanç sorgulama raporunu sunduklarını, söz konusu raporda dönerci, yiyecek hazırlama yardımcısı kategorisinde değerlendirildiğini ve bu halde dahi bir dönercinin ücretinin asgari ücretin 1.5 katı üzerinde olduğu bildirildiğini, muris döner ustası olup aylık asgari ücretin üzerinde gelire sahip olduğunu, aynı zamanda gelirin tespitine ilişkin olarak ücret araştırması için ilgili yerlere de müzekkere yazılmasını talep ettiklerini, bu nedenlerle müvekkilin mahrum kaldığı destek yoksun kalma tazminatının fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000-TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde özetle; Dava öncesi ödeme yapıldığını, zararın karşılandığını, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, müvekkil şirket tarafından aktüer hesabın yapıldığını ve ... 14/07/2014 tarihinde 101.877,45 TL tazminatın müvekkil şirket tarafından ödendiğini, bu nedenlerle kötü niyetle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun şekilde açılan huzurdaki davanın reddine, mahkemeniz aksi kanaatte ise davacı yana yapılan ödeme göz önünde bulundurularak inceleme yapılmasını talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ:

Eldeki dava dosyasının daha önce istinaf incelemesi için Daireye geldiği ve 15/10/2020 tarih .... Esas... Karar sayılı ilam ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verildiği, dosyanın mahkemesine iade edildiği ve yukarıda yazılı esas sırasına kaydedilerek yeniden verilen kararın istinafı ile yeniden Daireye geldiği anlaşılmıştır.

Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/02/2021 tarih ... Esas ... Karar sayılı gerekçeli kararı ile; " ... Davacı dava dilekçesiyle, 08.06.2013 günü davacının muris eşi ... sevk ve idaresinde bulanan ... plakalı aracın tek taraflı kaza yapması sonucu vefat ettiğinden bahisle destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur. Davacı ayrıca kızı .... de kaybettiğini belirtmiştir.

Mahkememizce yapılan ilk yargılama neticesinde; ... Esas ... Karar sayılı hüküm ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Konya BAM 3. Hukuk Dairesince yapılan İstinaf incelemesi neticesinde; Karayolları Trafik Kanununun 111. Maddesi uyarınca; tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre hak düşürücü süre olup, mahkemece re'sen dikkate alınması gerektiğinden hükmün kaldırılmasına karar verilmiştir.

Kaldırma kararı sonrası mahkememiz yeni esasına kayıt yapılarak davalı sigorta firmasından müteveffa .... ölümü nedeniyle yapılan ödemelere dair tüm belgelerin celbedilerek yapılan incelemesinde; davacı .... vekili olan Av. .... tarafından davalı sigorta firmasına destekten yoksun kalma tazminatı başvuruda bulunulmuş olup, yapılan başvuru neticesinde 31/01/2014 tarihli havale talimat formunda belirtilen Iban numarasına ve davacı vekili Av. .... hesabına ödeme yapıldığı, bu ödemelere neticesinde davacı vekili tarafından 03/07/2014 tarihinde vekaletname sunularak davalı sigorta firmasının ibra edildiği, vekaletname de ibra yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla, davacı vekili her ne kadar ibrarnamenin müvekkiline ait olmadığını beyan etmiş ise de; dosya muhtevası itibariyle toplanan deliller nazara alınarak, soyut savunma ve itirazlara itibar edilmemiştir. İbra tarihi olan 03/07/2014 tarihinden sonra mahkememize ilgili hususta açılan dava tarihinin 28/06/2019 tarihi olduğu ve BAM kararında da belirtilen yasal düzenleme gereği hak düşürücü süre olan 2 yıllık sürenin dava açılış tarihi itibariyle dolmuş olduğu anlaşılmakla davanın reddine" karar verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAF NEDENLERİ:

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özet olarak; İlk derece mahkemesinin kararına dayanak teşkil eden ibranamenin süresi içinde mahkemeye ibraz edildiğini, davalının istinaf aşamasında sunduğu belgelerin dikkate alınmadan karar verilmesi gerektiğini, kanunun taraflara davanın başında sahip oldukları bütün delilleri göstermesi ve ellerinde olanları mahkemeye ibraz zorunluluğu getirmesi ve yargılamanın sonraki aşamalarında delil ibrazını belirli şartlara tabi tutma zorunluluğu getirmesinin amacının delillerin mahkemeye bildirilmesi ve ibrazını belirli bir zaman dilimi ile sınırlandırmak olduğunu, işte iddia ve savunma ile delillerin belirli bir zaman kesiti içinde mahkemeye sunulmasının doktrinde ve uygulamada teksif ilkesi olarak anıldığını, tarafların delil olarak dayandıkları belgeleri dilekçelerine ekleyerek vermek ya da başka yerden getirilecekse bunu belirtmek zorunda olduğunu, tarafların bu konuda yapmaları gereken işlemleri eksik bırakılmış ise tahkikata başlamadan önce taraflara son kez kısa bir süre verilerek bu eksiklikleri tamamlamalarının düşünüldüğünü, tarafların bu şansları da doğru kullanmamaları halinde artık tahkikatın mevcut delillerle yürütüleceğini ve tarafların o delile dayanmaktan vazgeçtiklerinin kabul edileceğini, davalı tarafın ibranameleri dosyaya sunmadığından söz konusu belgelere ilişkin itirazlarının mahkemeye bildirilemediğini, söz konusu ibranamenin geçersiz olduğunu, vekil Av..... verilen vekaletnamede ibra yetkisi bulunmadığını, söz konusu ibranamenin KTK m111 anlamında bir anlaşma olmadığı için kanunun 2.fıkrasında öngörülen hak düşürücü süre de başlamadığını, tüm bu nedenlerle icranın tehirine, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, vekalet ücreti ve mahkeme masraflarının davalıya yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.

Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.

İlk derece mahkemesince verilen ilk karara ilişkin olarak Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile ; KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ 27/02/2020 tarih .... Esas .... Kararsayılı dosyasında verilen kararının eksik araştırma nedeniyle HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.

Davalı vekili; davacı tarafa kaza sonrasında yapılan başvuru sonucu 14/07/2014 tarihinde ödeme yapıldığını ve ibraname alındığını, ibraname üzerinden iki yıllık hak düşürücü süre geçmiş olduğundan davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiğini belirtmiştir.

Davacı vekili; ibranamenin süresi içerisinde mahkemeye ibraz edilmediği ve ödemeyi alan avukatın yetkisinin bulunmadığı itirazında bulunmuştur.

Karayolları Trafik Kanunu'nun (KTK) 111.maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar, yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir. Yasada belirtilen 2 yıllık süre hak düşürücü süre olup, mahkemece re'sen dikkate alınmalıdır. Bu nedenle davacı vekilinin ibranamenin dosyaya sunulmadığı itirazının reddi gerekmiştir.

Dairemiz kaldırma kararı doğrultusunda İDM tarafından Müteveffa .... ilişkin olduğu belirtilen ibranameler ibranameye ilişkin diğer belgelerin getirtilerek Müteveffa .... ilişkin ödeme yapıldığı tespit edilerek 14/07/2014 tarihinde ödeme yapıldığı ödeme yapılan davacı vekilinin ahzu kabza yetkisinin bulunduğu eldeki davanın 28/06/2019 tarihinde açıldığı Karayolları Trafik Kanunu'nun (KTK) 111.maddesi uyarınca hak düşürücü sürelerin geçtiği anlaşılmakla itirazın reddi gerekmiştir.

Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenle, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere göre, HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereği esas yönünden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-İlk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereği ESASTAN REDDİNE,

2-İstinaf eden davacı tarafından yatırılan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

3-İstinaf eden davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,

4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,

Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın taraflara tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere oybirliği ile karar verildi.01/09/2021

Öne Çıkanlar