Yargıtay 3. H.D. 2021/1164 E. 2021/3301 K.

04-11-2021

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tespit davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında verdiği kararın, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; davalı kurumun şubesinin faaliyet gösterdiği dava konusu taşınmazları ihale usulü ile satın aldığını, ihale konusu gayrimenkulün hali hazırda T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından kullanılmakta olduğunu, gayrimenkul satış şartnamesinin 15. maddesine göre 05/09/2016 tarihinde 36 aylık süre sona erdiğinden davalı SGK'ya İstanbul 12. Noterliği kanalı ile ihtarname keşide olunduğunu, ihtarnamede taşınmazların 05/09/2016 tarihine kadar tahliye edilmesi, tahliyenin gecikecek olması halinde ise bu tarihten itibaren devam eden her ay için aylık (her iki taşınmaz için toplam) 110.000,00 TL + KDV kira bedelinin taraflarına ödenmesini talep ettiklerini ancak sonuç alınamadığını belirterek şartname dahilinde davalı SGK'nın kiracılığının tespiti ile davaya konu taşınmazların aylık kira bedelinin en az 110.000,00 TL + KDV olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.

Davalı; kurum için yapılacak inşaat bedeline karşılık söz konusu binanın mülkiyetinin 10/12/2012 tarihinde E. İnşaat ve İşletme A.Ş.'ye devrine dair 10/12/2012 tarihinde karar alındığını, dava konusu binanın satışının da E. İnşaat tarafından yapıldığını, bu nedenle muhatabın E. İnşaat ve İşletme A.Ş. olduğunu ayrıca talep olunan kira bedelinin fahiş oluğunu bildirerek davanın reddini dilemiştir.

İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile davalı SGK tarafından kullanılmakta olan dava konusu taşınmazın, taleple bağlı kalınarak, 05/09/2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık kirasının hak ve nesafet kuralları gereğince takdiren 110.000,00 TL + KDV olarak tespitine karar verilmiş, karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge adliye mahkemesince; davacının istinaf başvurusunun bu aşamada değerlendirilmediği belirtilerek, davalının istinaf başvurusu yönünden; davacı ile davalı SGK arasında kira ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının H.M.K.'nun 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, Dairece yeniden hüküm kurularak; davanın reddine, davalı, ilk derece mahkemesinde kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince 1.740,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm davalı tarafça hükmedilen vekalet ücretine hasren temyiz edilmiştir.

Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince, konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalarda vekalet ücreti, nispi tarifeye göre hesaplanır. Davanın tamamen veya kısmen kazanılması ya da reddedilmesi halinde ise, nispi vekalet ücreti kabul ya da reddedilen müddeabihin değeri üzerinden hesaplanır. Mahkemece, harçlandırılan toplam dava değeri üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına 14.400,00 TL nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.

Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HMK'nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 2-C numaralı bendinde yer alan "1.740,00 TL" ifadesinin çıkartılarak yerine “14.400,00 TL” ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 30/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Öne Çıkanlar